KAYDUL

HUKUK


Mahkeme Kararları » Medeni Usul Hukuku »
Cuma, 29 Mar 2024

Görevden Alınan Kamu Görevlisine Peşin Ödenen Ücretin İadesi Davasında Görevli Mahkeme

T.C.

UYUŞMAZLIK MAHKEMESİ

HUKUK BÖLÜMÜ

E. 1991/40

K. 1991/41

T. 18.11.1991

ÖZET : Görevden alınan sözleşmeli personele peşin ödenmiş ücretten çalışılmayan süreye isabet eden kısmının tahsili istemiyle açılan davanın adli yargı yerinde görülmesi gerekir.

OLAY : Davalı K.G. davacı kurumda sözleşmeli personel statüsündeyken, TCDD İşletmesi Yüksek Disiplin Kurulu`nun 4.12.1989 gün ve 43 sayılı kararıyla görevi kötüye kullanmak ve rüşvet almak suçundan dolayı görevden çıkarma cezasıyla cezalandırılmıştır.

Davacı kurum, 3.1.1990 tarihinde işten çıkarılan davalıdan 15.12.1989- 14.1.1990 dönemine ilişkin ve peşin ödenen aylık ücretten 3.1.1990- 14.1.1990 tarihleri arasında çalışılmayan süreye isabet eden 193.312 liranın yasal faiziyle birlikte tahsili amacıyla 5.11.1990 tarihinde adli yargı yerinde dava açmıştır.

İZMİR 8. SULH HUKUK MAHKEMESİ; 31.1.1991 gününde, E.1990/1719, K.1991/65 sayılı kararla; davalının sözleşmeli personel statüsündeyken işine son verildiğini, bu hususun tartışmasız olduğunu belirterek davalının 233, 308, 399 sayılı Kanun Hükmünde Kararnameler uyarınca istihdam edilmiş olması ve taraflar arasındaki ilişkinin idari bir sözleşmeye dayalı bulunması nedeniyle, davada görevli yargı yerinin idare mahkemesi olduğu, Yargıtay 3. Hukuk Dairesinin 9.10.1990 gün ve 297-7658 sayılı kararlarının da bu doğrultuda bulunduğu gerekçesiyle davayı görev yönünden reddetmiş; karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiştir.

Davacı kurum, aynı miktar alacağın tahsili istemiyle 1.4.1991 gününde idari yargıya başvurmuştur.

İZMİR 3. İDARE MAHKEMESİ; 5.6.1991 gün ve 306-631 sayıyla; davanın daha önce davalı kurumda memur olarak çalışan gerçek kişiye karşı, çalışılmayan süreye ilişkin aylığın geri verilmesi istemine ilişkin alacak davası niteliğinde olduğu, bu tür anlaşmazlıkların adli yargı yerinde çözümlenmesi gerektiği sonucuna vararak 2247 sayılı Kanun`un 19. maddesi uyarınca görevli yargı yerinin belirlenmesi için Uyuşmazlık Mahkemesi`ne başvurulmasına karar vermiş, adli ve idari yargı dosyaları idare mahkemesi başkanlığının 25.9.1991 gün ve 306 sayılı yazıları ekinde Uyuşmazlık Mahkemesine gönderilmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE: Türk Milleti adına karar veren Uyuşmazlık Mahkemesi Hukuk Bölümü, Mustafa Şahin`in Başkanlığında, Şükrü Kaya Erol, Ekrem Serim, Feridun Taşkın, Nurşen Çatal, İrfan Erdinç ve Osman Şimşek`in katılmaları ile yaptığı 18.11.1991 günlü toplantıda, Hakim Ayten Anıl`ın raporu ile dosyadaki belgeler okunduktan; toplantıya Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı yerine katılan Savcı İsmet Gökalp ve Danıştay Başsavcısı yerine katılan Savcı M. İlhan Dinç`in alacak davası niteliği taşıyan anlaşmazlığın çözümünün adli yargının görevine girdiği şeklindeki yazılı ve sözlü düşünceleri alındıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü:

TCDD Yolları İşletmesi Genel Müdürlüğü; 233 sayılı Kanun Hükmünde Kararname ile kurulmuş tüzel kişiliği haiz kamu iktisadi kuruluşudur. Kararnamenin 4. maddesinde bu Kanun Hükmünde Kararname ile saklı tutulan hususlar dışında işletmenin özel hukuk hükümlerine tabi olduğu belirtilmiştir.

Davalı TCDD İzmir Liman İşletmesinde sözleşmeli personel statüsündeyken işten çıkarılan bir görevlidir.

Davanın konusu ise; TCDD İşletmesi Genel Müdürlüğü tarafından davacıya peşin olarak ödenen aylık ücretin işten çıkarma nedeniyle çalışılmayan süreye ilişkin kısmının iadesi istemidir.

2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu`nun idari dava türlerini ve idari yargı yetkisinin sınırlarını belirleyen 2. maddesinde iptal ve tam yargı davaları ile idari sözleşmelerden dolayı taraflar arasında çıkan uyuşmazlıklara ilişkin davalar idari dava türleri arasında sayılmış, 2576 sayılı Kanun`nun 3410 sayılı Kanunla değiştirilen 5. ve 6. maddelerinde de "diğer kanunlarla" idare ve vergi mahkemelerine verilen işler idare ve vergi mahkemelerinin görevleri arasında gösterilmiştir.

2577 sayılı Kanun`un 2. maddesinden de açıkça anlaşılacağı üzere bu davalar idari eylem ve işlemlerden dolayı menfaatlari ihlal edilen ya da hakları muhtel olanlar, tarafından idare aleyhine açılan davalardır. Anılan maddeler hükümlerinde idare tarafından kişiler aleyhine açılacak davalara ise yer verilmemiştir. Bu durumda işinden çıkarılan kamu personelinin haksız zenginleşmesi nedeniyle idare tarafından açılacak (alacak iddialarını kapsayan) davaların idari yargı yerinde çözümlenmesi olanağı bulunmadığından bu tür davaların görülmesi ve çözümlenmesinin adli yargıya ait olduğu sonucuna varılmaktadır.

Bu itibarla, uyuşmazlıkta adli yargı görevli bulunduğundan idare mahkemesinin 2247 sayılı Kanun`un 19. maddesine dayanan başvurusunun kabulüyle Sulh Hukuk Mahkemesinin görevsizlik kararının kaldırılması gerekmektedir.

SONUÇ : Anlaşmazlığın, niteliğine göre davanın adli yargı yerinde görülmesi gerektiğine, bu nedenle İzmir 3. İdare Mahkemesinin başvurusunun kabulü ile İzmir 8. Sulh Hukuk Mahkemesinin 31.1.1991 günlü, E.1990/1719, K.1991/65 sayılı görevsizlik kararının kaldırılmasına, 18.11.1991 gününde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi. (Kaynak: Kazancı İçtihat Bankası)

Tags: avukat ara | bakırköyde gayrimenkul avukatı | bakırköyde iş kazası avukatı | bakırköyde işçi avukatı | çağlayanda avukat ara | caglayanda gayrimenkul avukati | caglayanda icra avukati | çağlayanda iş davaları avukatı | çağlayanda iş kazası avukatı | çağlayanda işçi avukatı | çağlayanda tazminat avukatı | kartalda gayrimenkul avukatı | kartalda miras avukatı | miras davaları avukatı | perpada avukat ara | tazminat davaları avukatı | tüketici davaları avukatı


e-mail:
info @ kaydulhukuk.com

Telif Hakkı © 2012 Kaydul Hukuk Bürosu. Tüm hakları saklıdır. Bu sitede paylaşılan bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlı olup,
Türkiye Barolar Birliğinin ilgili düzenlemeleri uyarınca reklam, teklif, hukuki öneri veya danışmanlık teşkil etmez.