KAYDUL

HUKUK


Mahkeme Kararları » Borçlar Hukuku »
Cumartesi, 20 Nis 2024

Yanlış tedavi nedeni ile açılacak tazminat davalarının 5 yıl içinde açılması gerekmektedir.

YANLIŞ TEDAVİLER HAKKINDA HUKUKİ DANIŞMANLIK İÇİN TIKLAYINIZ

T.C.

YARGITAY

3. HUKUK DAİRESİ

E. 2010/186

K. 2010/5764

T. 5.4.2010

DAVA : Dava dilekçesinde toplam 4.483,88 TL. tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın zamanaşımı sebebiyle reddi cihetine gidilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

KARAR : Dava dilekçesinde, davacının 19.8.2001 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucunda yaralandığı, kazaya sebebiyet veren araç sürücüsü aleyhine açılan tazminat davası sırasında davacıda %11 oranında işgücü kaybının tespit edildiği, 12.7.2004 tarihli Adli Tıp raporu ile işgücü kaybının oluşmasında kazadan sonra davacının tedavisini üstlenen davalı doktorların da 1/8'er oranda kusurlu olduklarının tespit edildiği ileri sürülerek, fazlaya ilişkin hakların saklı tutularak 4.483,88 TL. tazminatın davalılardan tahsiline karar verilmesi istenilmiştir.

Mahkemece; istemin haksız fiile dayalı tazminat davası olduğu ve zamanaşımı süresinin dolduğu gerekçesiyle davanın zamanaşımı sebebiyle reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Davada; kazada yaralanan davacıyı tedavi eden davalı doktorların yanlış yöntem uygulamaları sebebiyle davacının bacağının kısa kaldığı ileri sürülerek maddi tazminat isteminde bulunulmuştur.

Dava dilekçesinde açıklanan hususlar dikkate alındığında davadaki istem haksız fiile değil, vekalet sözleşmesine dayanmaktadır. Yani, vekil konumunda olan davalı doktorların tedavi sırasında özen borcuna aykırı davrandıkları ileri sürülmüştür. Bu durumda uygulanacak olan zamanaşımı süresi, Borçlar Kanunu'nun 126/4. maddesinde belirtilen beş yıllık zamanaşımı süresidir.

O halde; davacıdaki işgücü kaybının tespit edildiği ve iddia edilen bu kayıpta davalıların da kusurlu olduklarının belirtildiği 12.7.2004 tarihli Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu raporunun davacı vekiline 7.12.2004 tarihinde tebliğ edildiği dikkate alınarak, bu tarihle dava tarihi arasında 5 yıllık zamanaşımı süresi dolmadığından zamanaşımı itirazının reddiyle davanın esasının incelenmesi gerekirken yazılı gerekçeyle hüküm tesisi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ : Bu itibarla yukarda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu sebeplerle yerinde olduğundan kabulüyle hükümün H.U.M.K.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istenmesi halinde temyiz edene iadesine, 5.4.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. (karar Kazanci Bilgi Bankasından iktibas edilmiştir)

Tags: adli tıp | hasta avukatları | hastahane avukatıları avukatı | hastahane hataları | hekim hataları | meslekte kazanma gücü kaybı | perpada hukuk bürosu | perpada hukuk danışmanlığı | tazminat davaları | trafik kazası | Yargıtay


e-mail:
info @ kaydulhukuk.com

Telif Hakkı © 2012 Kaydul Hukuk Bürosu. Tüm hakları saklıdır. Bu sitede paylaşılan bilgiler yalnızca bilgilendirme amaçlı olup,
Türkiye Barolar Birliğinin ilgili düzenlemeleri uyarınca reklam, teklif, hukuki öneri veya danışmanlık teşkil etmez.