YEDİNCİ KISIM
TRAFİK KAZALARI
Trafik Kazalarına Karışanlar İle İlgili Kurallar
Madde 81 - Trafik kazalarına karışanlar:
a) Hareket halinde iseler trafik için ek bir tehlike
yaratmayacak şekilde hemen durmak, kaza mahallinde trafik güvenliği için
gereken tedbirleri almak,
b) Kazada ölen, yaralanan veya maddi hasar var ise bu kaza
trafiği, can ve mal güvenliğini etkilemiyorsa, sorumluluğun saptanmasında
yararlı olacak kanıt ve izler dahil, kaza yerindeki durumu değiştirmemek,
c) Kazaya karışan kişiler tarafından istendiği takdirde
kimliğini, adresini, sürücü ve trafik belgesi ile sigorta poliçe tarih ve
numarasını bildirmek ve göstermek,
d) Kazayı; yetkili ve görevli memurlara bildirmek, bunlar
gelinceye kadar veya bunların iznini almadan kaza yerinden ayrılmamak,
e) Sürücüsü, mal sahibi veya ilgili kişilerin bulunmadığı
sırada araç, eşya veya yüklere zarar veren sürücüler, zarar verdikleri araç,
eşya veya mülkün sahibini veya ilgili kişileri bulmak, ilgilileri bulamadıkları
takdirde durumu tespit etmek ve zarar verilen şey üzerine yazılı bilgi
bırakmak, ilgili zabıtaya en kısa zamanda bilgi vermek,
Zorundadırlar.
Yalnız maddi hasar meydana gelen kazalarda, kazaya dahil
kişilerin tümü, yetkili ve görevli kişinin gelmesine lüzum görmezlerse, bunu
aralarında yazılı olarak saptamak suretiyle kaza yerinden ayrılabilirler.
(Değişik 3 ve 4. fıkra: 4262 - 21.5.1997) Anlaşma hali
dışında maddi hasarlı, ölümlü veya yaralanmalı trafik kazalarında, zabıtanın
iznini almadan zaruret dışında olay yerinden ayrılan veya birinci fıkranın (b)
bendi hükümlerine uymayan sürücüler 7.200.000.-lira para cezası ile
cezalandırılırlar. Bu maddenin diğer hükümlerine uymayanlar 3.600.000.- lira
para cezası ile cezalandırılırlar.
Trafik Kazalarında Yükümlülük
Madde 82 - Karayollarında meydana gelecek trafik kazalarına
hemen el konmasını, ölü ve yaralıların taşınmasını veya yaralıların tedavisini
veya sanıkların yakalanmasını sağlamak için,
a) Kaza yerinden geçmekte olan veya kazaya karışmış bulunan
araçların sürücüleri kaza mahallinde ilk yardım önlemlerini almaya ve en yakın
zabıtaya veya sağlık kuruluşuna haber vermeye ve yetkililerin talebi üzerine
yaralıları en yakın sağlık kuruluşuna götürmeye,
b) Şehirlerarası akaryakıt istasyonlarında, sahipleri veya
işletenleri, belirlenen standartlara uygun ilk yardım malzemesini her an
kullanabilir durumda bulundurmaya,
c) Tamirhane, servis istasyonu, garaj sahip ve sorumluları;
tesislerine, ölüm veya yaralanma ile sonuçlanan bir kaza geçirmiş olduğu belli
olan veya üzerinde suç belirtisi bulunan bir araç gelince gecikmeksizin
zabıtaya haber vermeye ve bunları bir deftere işlemeye,
Zorunludurlar.
(Değişik son fıkra: 4262 - 21.5.1997) Bu madde hükümlerine
uymayanlar 3.600.000.- lira para cezası ile cezalandırılırlar.
Trafik Kazalarına El Koyma ve Bilirkişilik
Madde 83 - Trafik kazalarına;
a) Adlî yönden gereği yapılmak üzere mahalli genel zabıtaca,
b) Kazanın oluş nedenlerini, iz ve delillerini belirleyerek
trafik kaza tespit tutanağı düzenlemek üzere de trafik zabıtasınca el konulur.
Trafik zabıtasının görevli olmadığı veya bulunmadığı
karayollarında meydana gelen kazalarda trafik kaza tespit tutanağı mahalli
genel zabıtaca düzenlenir ve bir örneği o yerin trafik zabıtasına gönderilir.
Karayollarında meydana gelen ve yalnız maddi hasarla
sonuçlanan trafik kazalarında tarafların anlaşması halinde ve fiil başka bir
suç oluşturmuyorsa adlî kovuşturma yapılmaz ve Türk Ceza Kanununun 565 inci
maddesi hükmü uygulanmaz.
Trafik kazalarında yolun trafiğe kapandığı hallerde; trafik
zabıtası veya genel zabıta; iz ve delilleri kaybolmayacak şekilde
işaretledikten ve gerekli işlemleri yaptıktan sonra, karayolunu trafiğe açmaya
yetkilidir.
Karayolunun trafiğe kapanmasına ölümlü ve hayati tehlike
yaratan yaralanmalı kazalar neden olmuş ve bu kaza can, mal ve trafik
güvenliğini etkiliyor ve başka bir yoldan geçiş verilemiyorsa Cumhuriyet
savcısının gecikeceğinin anlaşılması halinde, gerekli işaretlemeler yapılıp
araç ve ölüler kenara alınarak durum bir tutanakla tespit edildikten sonra yol
trafiğe açılır.
Trafik zabıtası, usul kanunlarına göre görevlendirilirse,
trafik kazalarında bilirkişilik yapar.
Trafik kazaları, kaza tahkik memurluğu, bilirkişilik ve
bunlarda aranacak şartlar ile diğer esaslar yönetmelikte gösterilir.
Trafik Kazalarında Sürücü Kusurlarının Tespiti ve Asli Kusur
Sayılan Haller
Madde 84 - Araç sürücüleri trafik
kazalarında;
a) Kırmızı ışıklı trafik işaretinde veya yetkili memurun dur
işaretinde geçme,
b) Taşıt giremez trafik işareti bulunan karayoluna veya
bölünmüş karayolunda karşı yönden gelen trafiğin kullandığı şerit, rampa ve
bağlantı yollarına girme,
c) İkiden fazla şeritli taşıt yollarında, karşı yönden gelen
trafiğin kullandığı şerit veya yol bölümüne girme,
d) Arkadan çarpma,
e) Geçme yasağı olan yerlerde geçme,
f) Doğrultu değiştirme manevralarını yanlış yapma,
g) Şeride tecavüz etme,
h) Kavşaklarda geçiş önceliğine uymama,
i) Kaplamanın dar olduğu yerlerde geçiş önceliğine uymama,
j) Manevraları düzenleyen genel şartlara uymama,
k) Yerleşim birimleri dışındaki karayolunun taşıt yolu
üzerinde, zorunlu haller dışında park etme veya duraklama ve her durumda
gerekli tedbirleri almama,
l) Park için ayrılmış yerlerde veya taşıt yolu dışında
kurallara uygun olarak park edilmiş araçlara çarpma,
hallerinde aslî kusurlu sayılırlar.
Ancak, kazada bu hareketlerden herhangi biri, kazaya karışan
araç sürücülerinden birden fazlası tarafından yapılmış veya kaza bu hareketler
dışında kurallarla, yasaklamalara, kısıtlamalara ve talimatlara uyulmaması
nedenlerinden doğmuşsa, karayolunu kullananlar için kusur oranı yönetmelikte
belirtilen esaslara göre tespit edilir.
SEKİZİNCİ
KISIM
HUKUKİ
SORUMLULUK VE SİGORTA
BİRİNCİ
BÖLÜM
İŞLETEN
VE ARAÇ İŞLETİCİSİNİN BAĞLI OLDUĞU
TEŞEBBÜS
SAHİBİNİN HUKUKİ SORUMLULUĞU (*)
_____
(*)
Birinci Bölüm başlığı, 17 Ekim 1996 tarih ve 4199 sayılı Kanunun 28 inci
maddesi ile yukarıdaki şekilde değiştirilmiştir.
_____
İşleten ve Araç İşleticisinin Bağlı Olduğu Teşebbüs
Sahibinin Hukuki Sorumluluğu:
Madde 85 - (Değişik 1. fıkra: 4199 -
17.10.1996) Bir motorlu aracın işletilmesi bir kimsenin ölümüne veya
yaralanmasına yahut bir şeyin zarara uğramasına sebep olursa, motorlu aracın bir
teşebbüsün unvanı veya işletme adı altında veya bu teşebbüs tarafından kesilen
biletle işletilmesi halinde, motorlu aracın işleteni ve bağlı olduğu teşebbüsün
sahibi, doğan zarardan müştereken ve müteselsilen sorumlu olurlar.
(Ek fıkra: 4199 - 17.10.1996) Motorlu araç ölüme veya
yaralanmaya sebebiyet vermiş ise, kazaya karışan aracın başkalarına devir ve
temliki veya üzerinde bir hak tesisini önlemek amacıyla olaya el koyan
Cumhuriyet Savcılıklarınca, aracın tescilli olduğu tescil kuruluşuna trafik
kaydı üzerine şerh düşülmesi için talimat verilir. Kaza anı ile Cumhuriyet
Savcılığınca trafik kaydı üzerine şerh düşülmesi arasında geçen süreler içinde
kötüniyetle yapılan araç tescilleri hükümsüz sayılır. Şerhin konulduğu tarihten
itibaren bir ay içerisinde, şerhin kaldırıldığına veya devamına ilişkin mahkeme
kararı ibraz edilmediği takdirde bu şerh hükümsüz sayılır.
İşletilme halinde olmayan bir motorlu aracın sebep olduğu
trafik kazasından dolayı işletenin sorumlu tutulabilmesi için, zarar görenin,
kazanın oluşumunda işleten veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilere
ilişkin bir kusurun varlığını veya araçtaki bozukluğun kazaya sebep olduğunu
ispat etmesi gerekir.
(Değişik 3. fıkra: 4199 - 17.10.1996) İşleten ve araç
işleticisi teşebbüs sahibi, hakimin takdirine göre kendi aracının katıldığı bir
kazadan sonra yapılan yardım çalışmalarından dolayı yardım edenin maruz kaldığı
zarardan da sorumlu tutulabilir. Ancak, bu durumda işletici teşebbüs sahibinin
sorumlu kılınabilmesi için kazadan kendisinin sorumlu olması veya yardımın
doğrudan doğruya kendisine veya araçta bulunanlara yahut kazaya taraf olan
üçüncü kişilere yapılması gerekir.
(Değişik 4. fıkra: 4199 - 17.10.1996) İşleten ve araç
işleticisi teşebbüsün sahibi, aracın sürücüsünün veya aracın kullanılmasına
katılan yardımcı kişilerin kusurundan kendi kusuru gibi sorumludur.
İşletenin veya Araç İşleticisinin Bağlı Olduğu Teşebbüs
Sahibinin, Sorumluluktan Kurtulması veya Sorumluluğun Azaltılması:
Madde 86 - (Değişik : 4199 - 17.10.1996)
İşleten veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kendisinin veya
eylemlerinden sorumlu tutulduğu kişilerin kusuru bulunmaksızın ve araçtaki bir
bozukluk kazayı etkilemiş olmaksızın, kazanın bir mücbir sebepten veya zarar
görenin veya bir üçüncü kişinin ağır kusurundan ileri geldiğini ispat ederse
sorumluluktan kurtulur.
Sorumluluktan kurtulamayan işleten veya araç işleticisinin
bağlı olduğu teşebbüs sahibi, kazanın oluşunda zarar görenin kusurunun
bulunduğunu ispat ederse, hâkim, durum ve şartlara göre tazminat miktarını
indirebilir.
Genel Hükümlerin Uygulanması
Madde 87 - (Değişik: 4199 - 17.10.1996)
Yaralanan veya ölen kişi, hatır için karşılıksız taşınmakta ise veya motorlu
araç, yaralanan veya ölen kişiye hatır için karşılıksız verilmiş bulunuyorsa,
işletenin veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin sorumluluğu
ve motorlu aracın maliki ile işleteni arasındaki ilişkide araca gelen
zararlardan dolayı sorumluluk, genel hükümlere tabidir.
Zarar görenin beraberinde bulunan bagaj ve benzeri eşya
dışında araçta taşınan eşyanın uğradığı zararlardan dolayı işletenin veya araç
işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin sorumluluğu da genel hükümlere
tabidir.
Zarar Verenlerin Birden Fazla Olması
Madde 88 - Bir motorlu aracın katıldığı
bir kazada, bir üçüncü kişinin uğradığı zarardan dolayı, birden fazla kişi
tazminatla yükümlü bulunuyorsa, bunlar müteselsil olarak sorumlu tutulur.
(Değişik 2. fıkra: 4199 - 17.10.1996) Birden fazla kişinin
sorumlu olduğu durumlarda, bunlar arasındaki ilişki bakımından zarar, olayın
bütün şartları değerlendirilerek paylaştırılır. Özel durumlar ve özellikle
araçların işletme tehlikeleri, zararın iç ilişkide başka türlü paylaştırılmasını
haklı göstermedikçe, işletenler ve araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs
sahipleri kusurları oranında zarara katlanırlar.
İşletenler veya Araç İşleticisinin Bağlı Olduğu Teşebbüs
Sahipleri Arasında Zararın Tazmini:
Madde 89 - (Değişik: 4199 - 17.10.1996)
Birden çok motorlu aracın katıldığı bir kazada işletenlerden biri bedensel bir
zarara uğrarsa, özel durumlar ve özellikle işletme tehlikeleri başka türlü paylaştırmayı
haklı göstermedikçe, kazaya katılan araçların işletenleri ve araç işleticisinin
bağlı olduğu teşebbüs sahipleri kendilerine düşen kusur oranında, zararı
gidermekle yükümlüdürler.
İşletenlerden ve araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs
sahiplerinden birine ait bir şeyin zarara uğraması halinde, zarar gören, ancak
zarar veren işletenin veya araç işleticisinin bağlı olduğu teşebbüs sahibinin
veya eylemlerinden sorumlu tutulduğu kimsenin kusuru veya geçici olarak temyiz
gücünü kaybetmesi veya zarar verene ait araçtaki bir bozukluk yüzünden zararın
vuku bulduğunu ispat etmesi halinde zarar veren işleten veya işleticinin bağlı
olduğu teşebbüs sahibi tazminatla yükümlü tutulur.
Tazminatla yükümlü olan işletenler veya işleticinin bağlı
olduğu teşebbüs sahipleri zarar gören işletene veya işleticinin bağlı olduğu
teşebbüs sahibine karşı müteselsilen sorumludurlar.
Maddi ve Manevi Tazminat
Madde 90 - Maddi tazminatın biçimi ve
kapsamı ile manevi tazminat konularında Borçlar Kanununun haksız
fiillere ilişkin hükümleri uygulanır.
İKİNCİ BÖLÜM
SİGORTA
Mali Sorumluluk Sigortası Yaptırma Zorunluluğu
Madde 91 - (Değişik: 4199 - 17.10.1996)
İşletenlerin, bu Kanunun 85 inci maddesinin birinci fıkrasına göre olan
sorumlulukların karşılanmasını sağlamak üzere malî sorumluluk sigortası
yaptırmaları zorunludur.
Zorunlu malî sorumluluk sigortasına ilişkin primler peşin
ödenir. Ancak, Hazine Müsteşarlığının bağlı bulunduğu Bakanlık primlerin
taksitler halinde tahsil edilmesine ilişkin düzenleme yapmaya yetkilidir.
(Değişik 3. fıkra: 5217 - 14.7.2004 / m.12 -
Yürürlük m.32/2) Sigorta yaptıranların, sigorta şirketlerine
ödeyecekleri sigorta priminin %5'i oranındaki tutar, sigorta şirketi tarafından
tahsil edildiği ayı takip eden ayın en geç 20'sine kadar İçişleri Bakanlığı
Merkez Saymanlığı hesabına yatırılır. Yatırılan bu tutarlar bütçeye gelir
kaydedilir.
(...) (Madde 91'in 4. fıkrası, 13.2.2011 tarih ve
6111 sayılı Kanun'un 58.
maddesi hükmü gereğince yürürlükten kaldırılmıştır.)
Geçerli teminat tutarları üzerinden zorunlu malî sorumluluk
sigortası bulunmayan araçlar trafikten men edilir.
(Değişik 6.fıkra: 6111 - 13.2.2011 / m.58) Yabancı plakalı taşıtların Hazine Müsteşarlığının
bağlı olduğu Bakanlıkça belirlenecek usul ve esaslara göre Türkiye'de geçerli
sigortaları yoksa bunlar için zorunlu mali sorumluluk sigortası Türkiye
sınırlarına girişleri sırasında yapılır.
(Ek fıkra: 5265 - 2.12.2004 / m.1) Milletlerarası hukukun meşru saydığı hallerde, ortak
savunma veya barış harekatı çerçevesinde Türkiye'de harekat, eğitim veya
tatbikat maksadıyla bulunmasına izin verilen yabancı silahlı kuvvetlerin neden
olabileceği hasar ve zararların tazmini konularının özel bir anlaşmayla
düzenlendiği hallerde, bu kapsamda Türkiye'ye girecek yabancı askeri araçlar
bakımından bu madde hükmü uygulanmaz.
(Değişik son fıkra : 4262 - 21.5.1997) Bu madde hükmüne
uymayanlar 1.800.000.- lira para cezası ile cezalandırılırlar.
Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Dışında Kalan Hususlar
Madde 92 - Aşağıdaki hususlar, zorunlu
mali sorumluluk sigortası kapsamı dışındadırlar.
a) İşletenin; bu Kanun uyarınca eylemlerinden sorumlu
tutulduğu kişilere karşı yöneltebileceği talepler,
b) İşletenin; eşinin, usul ve füruunun, kendisine evlat
edinme ilişkisi ile bağlı olanların ve birlikte yaşadığı kardeşlerinin
mallarına gelen zararlar nedeniyle ileri sürebilecekleri talepler,
c) İşletenin; bu Kanun uyarınca sorumlu tutulmadığı şeye
gelen zararlara ilişkin talepler,
d) Bu Kanunun 105 inci maddesinin üçüncü fıkrasına göre
zorunlu mali sorumluluk sigortasının teminatı altında yapılacak moztorlu araç
yarışlarındaki veya yarış denemelerindeki kazalardan doğan talepler,
e) Motorlu araçta taşınan eşyanın uğrayacağı zararlar,
f) Manevi tazminata ilişkin talepler.
En Az Sigorta Tutarları
Madde 93 - (Değişik: 4199 - 17.10.1996)
Zorunlu malî sorumluluk sigortası genel şartları, teminat tutarları ile tarife
ve talimatları Hazine Müsteşarlığının bağlı bulunduğu Bakanlıkça tespit edilir
ve Resmî Gazetede yayımlanır.
Tarife ve talimatların tespitinde; araç türleri; coğrafî
bölge; sigorta süresi içinde herhangi bir hasar ödemesine neden olmayan
işletenlerin primlerinin indirilmesi yoluyla ödüllendirilmesi, hasar ödemesine
neden olan işletenlerin primlerinin yükseltilmesi yoluyla cezalandırılması ve
gerekli görülen diğer hususlar dikkate alınır.
Sigorta Sözleşmesinin Verilmesi ve İşletenin Değişmesi
Halinde Yapılacak İşlemler
Madde 94 - (...) (1. fıkra, 31.10.1990
tarih ve 3672 sayılı Kanunun 4. maddesi hükmü gereğince yürürlükten
kaldırılmıştır.)
(Değişik: 3672 - 31.10.1990) Sigortalı aracı işletenlerin
değişmesi halinde, devreden kişi 15 gün içinde sigortacıya durumu bildirmek
zorundadır.
Sigortacı sigorta sözleşmesini durumun kendisine tebliği
tarihinden itibaren onbeş gün içinde feshedebilir.
Sigorta fesih tarihinden onbeş gün sonrasına kadar
geçerlidir.
(...) (5. fıkra, 31.10.1990 tarih ve 3672 sayılı Kanunun 4.
maddesi hükmü gereğince yürürlükten kaldırılmıştır.)
(Değişik son fıkra: 4262 - 21.5.1997) Bu madde hükmüne
uymayanlar 1.800.000.- lira para cezası ile cezalandırılırlar.
Tazminatın Azaltılması veya Kaldırılması Sonucunu Doğuran
Haller
Madde 95 - Sigorta sözleşmesinden veya
sigorta sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden doğan ve tazminat
yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller
zarar görene karşı ileri sürülemez.
Ödemede bulunan sigortacı, sigorta sözleşmesine ve bu
sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya
azaltılmasını sağlayabileceği oranda sigorta ettirene başvurabilir.
Zarar Görenlerin Çokluğu
Madde 96 - Zarar görenlerin tazminat
alacakları, sigorta sözleşmesinde öngörülen sigorta tutarından fazla ise zarar
görenlerden her birinin sigortacıya karşı yöneltebileceği tazminat talebi,
sigorta tutarının tazminat alacakları toplamına olan oranına göre indirime tabi
tutulur.
Başka tazminat taleplerinin bulunduğunu bilmeksizin zarar
görenlerin birine veya birkaçına kendilerine düşecek olandan daha fazla ödemede
bulunan iyiniyetli sigortacı, yaptığı ödeme çerçevesinde, diğer zarar görenlere
karşı da borcundan kurtulmuş sayılır.
Doğrudan Doğruya Talep ve Dava Hakkı
Madde 97 - Zarar gören, zorunlu mali
sorumluluk sigortasında öngörülen sınırlar içinde doğrudan doğruya sigortacıya
karşı talepte bulunabileceği gibi dava da açabilir.
Sağlık hizmet bedellerinin ödenmesi:
MADDE 98- (Değişik madde ve başlığı:
6111 - 13.2.2011 / m.59) Trafik
kazaları sebebiyle üniversitelere bağlı hastaneler ve diğer bütün resmî ve özel
sağlık kurum ve kuruluşlarının sundukları sağlık hizmet bedelleri, kazazedenin
sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın Sosyal Güvenlik Kurumu
tarafından karşılanır.
Trafik kazalarına sağlık teminatı sağlayan zorunlu
sigortalarda; sigorta şirketlerince yazılan primlerin ve Güvence Hesabınca
tahsil edilen katkı paylarının % 15'ini aşmamak üzere, münhasıran bu teminatın
karşılığı olarak Hazine Müsteşarlığınca sigortacılık ilkeleri çerçevesinde
maktu veya nispi olarak belirlenen tutarın tamamı sigorta şirketleri ve
3/6/2007 tarihli ve 5684 sayılı Sigortacılık Kanununun 14 üncü maddesinde düzenlenen
durumlar için Güvence Hesabı tarafından Sosyal Güvenlik Kurumuna aktarılır. Söz
konusu tutar, ilgili sigorta şirketleri için sigortacılık ilkelerine göre ayrı
ayrı belirlenebilir. Aktarım ile sigorta şirketlerinin ve Güvence Hesabının bu
teminat kapsamındaki yükümlülükleri sona erer. Hazine Müsteşarlığının bağlı
bulunduğu Bakanlığın teklifi üzerine Bakanlar Kurulu söz konusu tutarı %
50'sine kadar artırmaya veya azaltmaya yetkilidir.
Bu madde çerçevesinde sigorta şirketleri ve Güvence Hesabı
tarafından ödenecek meblağın süresinde ödenmemesi halinde 31/5/2006 tarihli ve
5510 sayılı Kanunun 89 uncu maddesinin ikinci fıkrası uygulanır.
Sigorta şirketleri ve Güvence Hesabından Sosyal Güvenlik
Kurumuna aktarılacak meblağın belirlenmesi ve ödenmesi ile sağlık hizmetleri
için teminat sağlanan sigortaların tespiti ve bu maddenin uygulanmasına ilişkin
diğer usul ve esaslar Sağlık Bakanlığı ve Sosyal Güvenlik Kurumunun görüşü
alınarak Hazine Müsteşarlığınca belirlenir. Trafik kazası sebebiyle Sağlık
Bakanlığına bağlı sağlık kurumlarınca gerçekleştirilen tedavi giderleri
bakımından, Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından Sağlık Bakanlığına yapılacak
ödemeye ilişkin usul ve esaslar Sosyal Güvenlik Kurumu ve Sağlık Bakanlığı
tarafından ayrıca belirlenir.
Tazminat ve Giderlerin Ödenmesi
Madde 99 - Sigortacılar, hak sahibinin
kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu,
sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren
sekiz işgünü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan
miktarları hak sahibine ödemek zorundadırlar.
Ödemeyi yapan sigortacı, ödenen miktarın sorumluluk
oranlarında paylaşılmasını diğer sigortacılardan yazılı olarak talep eder.
Diğer sigortacılar talep tarihinden itibaren sekiz işgünü içinde kendilerine
düşen miktarı talepte bulunana öder.
(Değişik son fıkra: 4262 - 21.5.1997) Bu madde hükmüne
uymayan sigortacılar 108.000.000.- lira hafif para cezası ile
cezalandırılırlar.
İhtiyari Mali Sorumluluk Sigortasına
Uygulanacak Hükümler
Madde 100 - Bu Kanunun sorumluluğun
kaldırılması veya tazminatın azaltılmasına ilişkin 95 inci maddesi, doğrudan
doğruya talep ve dava hakkına ilişkin 97 nci maddesi ve zamanaşımına ilişkin
109 uncu maddesi ihtiyari mali sorumluluk sigortasında da uygulanır.
Sigorta Sözleşmesi Yapmaya Yetkili Sigorta Şirketleri ve
Sigorta Yapma Zorunluluğu
Madde 101 - Bu Kanunda öngörülen zorunlu
mali sorumluluk sigortası Türkiye'de kaza sigortası dalında çalışmaya yetkili
olan sigorta şirketleri tarafından yapılır. Bu sigorta şirketleri zorunlu mali
sorumluluk sigortasını yapmakla yükümlüdürler.
(Değişik son fıkra: 4262 - 21.5.1997) Bu madde hükmüne
uymayan sigorta şirketleri 108.000.000.- lira hafif para cezası ile
cezalandırılırlar.
< Önceki | Sonraki > |
---|